رَأَيْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَحْلِفُ بِاللَّهِ : أَنَّ ابْنَ الصَّائِدِ الدَّجَّالُ ، قُلْتُ : تَحْلِفُ بِاللَّهِ ؟ قَالَ : " إِنِّي سَمِعْتُ عُمَرَ يَحْلِفُ عَلَى ذَلِكَ عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَلَمْ يُنْكِرْهُ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ "
حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ حُمَيْدٍ ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ ، حَدَّثَنَا أَبِي ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ ، عَنْ سَعْدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ المُنْكَدِرِ ، قَالَ : رَأَيْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَحْلِفُ بِاللَّهِ : أَنَّ ابْنَ الصَّائِدِ الدَّجَّالُ ، قُلْتُ : تَحْلِفُ بِاللَّهِ ؟ قَالَ : إِنِّي سَمِعْتُ عُمَرَ يَحْلِفُ عَلَى ذَلِكَ عِنْدَ النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ ، فَلَمْ يُنْكِرْهُ النَّبِيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ
حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ حُمَيْدٍ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ، حَدَّثَنَا أَبِي، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنْ سَعْدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ، قَالَ رَأَيْتُ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ يَحْلِفُ بِاللَّهِ أَنَّ ابْنَ الصَّائِدِ الدَّجَّالُ، قُلْتُ تَحْلِفُ بِاللَّهِ. قَالَ إِنِّي سَمِعْتُ عُمَرَ يَحْلِفُ عَلَى ذَلِكَ عِنْدَ النَّبِيِّ ﷺ فَلَمْ يُنْكِرْهُ النَّبِيُّ ﷺ.
Narrated Muhammad bin Al-Munkadir:I saw Jabir bin `Abdullah swearing by Allah that Ibn Sayyad was the Dajjal. I said to Jabir, "How can you swear by Allah?" Jabir said, "I have heard `Umar swearing by Allah regarding this matter in the presence of the Prophet (ﷺ) and the Prophet (ﷺ) did not disapprove of it
Telah menceritakan kepada kami [Hammad bin Humaid] telah menceritakan kepada kami ['Ubaidullah bin Mu'adz] telah menceritakan kepada kami [Ayahku] telah menceritakan kepada kami [Syu'bah] dari [Sa'd bin Ibrahim] dari [Muhammad bin Al Munkadir] berkata, 'Pernah aku melihat [Jabir bin Abdullah] bersumpah dengan nama Allah bahwa Ibnu Shaid adalah dajjal. Maka saya katakan, 'Engkau bersumpah atas nama Allah? ' ia jawab, 'Saya mendengar Umar bersumpah atas yang demikian disisi Nabi shallallahu 'alaihi wasallam, dan beliau Shallallahu'alaihiwasallam tidak memungkirinya
Muhammed b. el-Münkedir şöyle demiştir: Ben Cabir b. Abdullah r.a.'ı, İbnü's-Sayyad'ın Deccal olduğuna Allah adına yemin ederken gördüm. Ona "Allah adına bu hususta nasıl yemin edersin?" dedim. O da "Ben Hz. Ömer'i bunun Deccal olduğuna Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in huzurunda yemin ederken işittim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de ona tepki göstermedi" dedi. Fethu'l-Bari Açıklaması: Başlıkta yer alan "en-nekir", "azim" ölçüsünde olup, tepkide ileri gitmek anlamındadır. Bilginler, Nebi s.a.v.'in huzurunda yapılan bir hareketi veya kendisine söylenip de haberdar olduğu bir şeyi tepki göstermeksizin takrir etmesinin onun caizliğine delilolduğu noktasında ittifak etmişlerdir. Çünkü onun ismet sıfatı, tepki göstermek gereken bir fiil hakkında bir başkasının yapması muhtemel tepkisizliği geçersiz kılmaktadır. Netice olarak o, bir batılı kabul etmez. Buradan hareketle İmam Buhari "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den başkası değil" demiştir. Çünkü bir başkasının sükCıtu, o şeyin caiz olduğunu göstermez. "Allah adına bu hususta nasıl yemin edersin?" dedim. O da "Ben Hz. Ömer'i bunun Deccal olduğuna Nebi s.a.v.'in huzurunda yemin ederken işittim. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de ona tepki göstermedi." Cabir, Ömer'in Nebi s.a.v.'in huzurunda yemin ettiğini duyup, Nebi s.a.v.'in ona tepki göstermediğini görünce bundan yapılan fiilin uygunluğunu anlamış oldu. Fakat geriye takride amel etmenin şartının, onun aksine açık bir beyannın bulunmaması olduğu kalıyor. Her kim Nebi s.a.v.'in huzurunda bir şey söyler veya yaparsa, Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem de bunu ikrar ederse bu davranışı o fiilin caizliğini gösterir. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem "Bunun aksini yap" derse -o emrin o kişiye mahsus olduğuna delil bulunmadığı takdirde" bu, sözkonusu takririn neshedildiğine delildir. Beyhaki şöyle demiştir: Cabir hadisinde Nebi s.a.v.'in Ömer'in yeminine sükCıt etmesinden daha fazla bir şey yoktur. Dolayısıyla Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in İbnü's-Sayyad hakkında fikir yürütmeyip durmuş olması ve sonra Temim ed-Dari olayının gerektirdiği üzere Yüce Allah'tan kendisine Deccal'in İbnü's-Sayyad'dan başkası olduğuna dair bir hüccet gelmiş bulunması ihtimal dahilindedir. Deccal'in İbn Sayyad'dan başkası olduğunu ifade eden bilginler, buna dayanmışlardır. Bu rivayetin nakil yolu daha sahihtir. İbnü's-Sayyad'ın vasfı, Deccal'deki niteliklere uygun düşmüş olmaktadır. Biz de şunu eklemekte fayda görmekteyiz: Temim olayını Müslim, Fatıma bnt. Kays'tan şu şekilde nakletmiştir: Nebi s.a.v. bir konuşma yaptı ve Temim ed-Dari'nin kavminden otuz kişiyle birlikte deniz yolculuğuna çıktığından söz etti. Yolculuk esnasında Temim ve arkadaşları dalgalara kapılıp, bir ay kıyıya yanaşamazlar. Sonra bir adaya inerler. Orada karşılarına gövdesi çok kıllı bir hayvan çıkar ve onlara ben Cessaseyim der. Sonra manastırda bulunan bir adamdan söz eder. Temim ed-Dari olayın devamını şöyle anlatır: Hızla yolasıktık ve o manastıra girdik. Bir de ne görelim, şimdiye kadar gördüğümüz en iri cüsseli, elleri boynuna demirle sımsıkı bağlanmış bir insanla karşı karşıyayız! Ona "Vay sana, sen nesin" diye sorduk. Bu uzunca hadisin devamında o iri cüsseli zatın onlara ümmilerin Nebiinin gönderilip, gönderilmediğini sorduğu, ona itaat ettikleri takdirde bunun kendileri için daha hayırlı olacağını söylediği, Taberiyye gölünü, Aynzugar'' ve Nahlbisan'' sorduğu yer almaktadır. Aynı rivayete göre onlara "Benim kim olduğumu size bildireyim. Ben Mesih'im. Buradan çıkmama izin verileceği günler yakındır. Buradan çıkıp yeryüzünde gezeceğim ve kırk gece zarfında ayak basmadık hiçbir köy bırakmayacağım. Ancak Mekke ve Medine bundan müstesnadır" dediği ifade edilmektedir.(Müslim, fiten) Hadisin Beyhaki' de yer alan rivayet yollarından birisine göre o kişinin yaşlı biri olduğu ifade edilmektedir. Bu haberin isnadı sahihtir. Beyhaki şöyle demiştir: Bu habere göre zamanın ahrında ortaya çıkacak olan en büyük decca! İbn Sayyad' dan başka biridir. İbn Sayyad çıkacakları haber verilen yalancı deccallerden birisidir. Sözkonusu deccallerin çoğu çıkmıştır. Decca!'in, İbn Sayyad olduğunu kesin bir dille ifade edenler, Temim olayını duymamışlardır. Temim hadisindeki ifade ile İbn Sayyad'ın deccal olduğu görüşü en uygun şu şekilde cem ve telif edilir: Temimin bağa vurulmuş olarak görmüş olduğu, deccalin bizzat kendisidir ve İbn Sayyad bir şeytan olup, o andan lsfehan'a yönelinceye kadar deccal kılığında ortaya çıkmıştır. Sonra Yüce Allah'ın çıkacağını takdir ettiği süreye kadar akranıyla birlikte kendisini gizlemiştir
ہم سے حماد بن حمید نے بیان کیا، کہا ہم سے عبیداللہ بن معاذ نے، کہا ہم سے ہمارے والد معاذ بن حسان نے بیان کیا، ان سے شعبہ بن حجاج نے بیان کیا، ان سے سعد بن ابراہیم نے، ان سے محمد بن المنکدر نے بیان کیا، ان سے سعد بن ابراہیم نے، ان سے محمد بن المنکدر نے بیان کیا کہ میں نے جابر بن عبداللہ رضی اللہ عنہما کو دیکھا کہ وہ ابن صیاد کے واقعہ پر اللہ کی قسم کھاتے تھے۔ میں نے ان سے کہا کہ آپ اللہ کی قسم کھاتے ہیں؟ انہوں نے کہا کہ میں نے عمر رضی اللہ عنہ کو نبی کریم صلی اللہ علیہ وسلم کے سامنے اللہ کی قسم کھاتے دیکھا اور نبی کریم صلی اللہ علیہ وسلم نے اس پر کوئی انکار نہیں فرمایا۔
মুহাম্মাদ ইবনু মুনকাদির (রহ.) হতে বর্ণিত। তিনি বলেন, আমি জাবির ইবনু ‘আবদুল্লাহ্ (রাঃ)-কে আল্লাহর কসম খেয়ে বলতে শুনেছি যে, ইবনু সাইয়্যাদ একটা দাজ্জাল। আমি তাঁকে জিজ্ঞেস করলামঃ আল্লাহর শপথ করে বলছেন? তিনি উত্তরে বললেন, আমি ‘উমার (রাঃ)-কে নবী সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম-এর নিকট শপথ করে এ কথা বলতে শুনেছি। তখন নবী সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম এ কথা অস্বীকার করেননি। [মুসলিম ৫২/১৯, হাঃ ২৯৬৯] (আধুনিক প্রকাশনী- ৬৮৪১, ইসলামিক ফাউন্ডেশন)
முஹம்மத் பின் அல்முன்கதிர் (ரஹ்) அவர்கள் கூறியதாவது: ஜாபிர் பின் அப்தில்லாஹ் (ரலி) அவர்கள் ‘இப்னுஸ் ஸய்யாத்’தான் ‘தஜ்ஜால்’ என்று அல்லாஹ்வின் மீது சத்தியம் செய்வதை நான் பார்த்தேன். அப்போது நான், (ஜாபிர் (ரலி) அவர்களிடம்), “அல்லாஹ்வின் மீது சத்தியம் செய்கிறீர்களா?” என்று கேட்டேன். அவர்கள், “நபி (ஸல்) அவர்களிடம் உமர் (ரலி) அவர்கள் அல்லாஹ்வின் மீது சத்தியம் செய்து இதைக் கூறியதை நான் கேட்டேன். அப்போது நபி (ஸல்) அவர்கள் அதை மறுக்கவில்லை” என்று பதிலளித்தார்கள்.87 அத்தியாயம் :