عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ ، قَالَ : سَمِعْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : " إِنْ كَانَ فِي شَيْءٍ مِنْ أَدْوِيَتِكُمْ خَيْرٌ ، فَفِي شَرْبَةِ عَسَلٍ ، أَوْ شَرْطَةِ مِحْجَمٍ ، أَوْ لَذْعَةٍ مِنْ نَارٍ ، وَمَا أُحِبُّ أَنْ أَكْتَوِيَ "
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبَانَ ، حَدَّثَنَا ابْنُ الغَسِيلِ ، قَالَ : حَدَّثَنِي عَاصِمُ بْنُ عُمَرَ ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ ، قَالَ : سَمِعْتُ النَّبِيَّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ يَقُولُ : إِنْ كَانَ فِي شَيْءٍ مِنْ أَدْوِيَتِكُمْ خَيْرٌ ، فَفِي شَرْبَةِ عَسَلٍ ، أَوْ شَرْطَةِ مِحْجَمٍ ، أَوْ لَذْعَةٍ مِنْ نَارٍ ، وَمَا أُحِبُّ أَنْ أَكْتَوِيَ
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبَانَ، حَدَّثَنَا ابْنُ الْغَسِيلِ، قَالَ حَدَّثَنِي عَاصِمُ بْنُ عُمَرَ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ سَمِعْتُ النَّبِيَّ ﷺ يَقُولُ " إِنْ كَانَ فِي شَىْءٍ مِنْ أَدْوِيَتِكُمْ خَيْرٌ فَفِي شَرْبَةِ عَسَلٍ أَوْ شَرْطَةِ مِحْجَمٍ أَوْ لَذْعَةٍ مِنْ نَارٍ، وَمَا أُحِبُّ أَنْ أَكْتَوِيَ ".
Narrated Jabir bin `Abdullah:I heard the Prophet (ﷺ) saying, "If there is any good in your medicines, then it is in a gulp of honey, a cupping operation, or branding (cauterization), but I do not like to be (cauterized) branded
Telah menceritakan kepada kami [Isma'il bin Aban] telah menceritakan kepada kami [Ibnu Al Ghasil] dia berkata; telah menceritakan kepadaku ['Ashim bin Umar] dari [Jabir bin Abdullah] dia berkata; saya mendengar Nabi shallallahu 'alaihi wasallam bersabda: "Sekiranya ada sesuatu yang lebih baik untuk kalian pergunakan sebagai obat, maka itu ada terdapat pada minum madu, berbekam dan sengatan api panas (terapi dengan menempelkan besi panas di daerah yang luka) dan saya tidak menyukai kay (terapi dengan menempelkan besi panas pada daerah yang luka)
Cabir b. Abdullah'tan, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i şöyle buyururken dinledim: Eğer sizin tedavi için kullandığınız ilaçlarınızda hayır namına bir şey varsa, bu ya bir içim balda yahut bir hacamat neşteri darbesinde ya da bir ateş dağlamasındadır. Bununla birlikte ben dağlanmayı sevmiyorum." Fethu'l-Bari Açıklaması: "Yarım baş ve tam baş ağrısından dolayı hacamaİ." Bu, iki hastalık sebebiyle hacamat yaptırmak anlamındadır. Yarım baş ağrısı (şaklka) başın iki tarafından birisinde ya da ön tarafında görülen bir ağrıdır. Tıp bilginlerinin naklettiklerine göre bu, müzmin hastalıklardan birisidir. Sebebi ise dimağa yükselen sıcak buharlar yahut sıcak ya da soğuk ihtilMlardır. Eğer bunlar dışarı çıkacak bir yer bulamazlarsa baş ağrısı meydana gelir. Eğer bu baş ağrısı, başın iki tarafından birisine meyledecek olursa, yarım baş ağrısı (şakika/migren) ortaya çıkar. Eğer başın tepe kısmına yerleşirse kafatası hastalığı (veremi) ortaya çıkar. Yarım baş ağrısından sonra tam baş ağrısının söz konusu edilmesi, özelden sonra genelin zikredilmesi kabilindendir. Baş ağrısının sebepleri gerçekten çoktur. Bunların bir kısmı az önce yazıldı. Diğer bazıları da şunlardır: Midedeki ya da mide sinirlerindeki şişkinlikten; midedeki katı denecek kadar ağır gazdan, midenin fazla dolmasından, dma, kusmak, istifra, uykusuzluk yahut çokça konuşmak gibi zor hareketlerden dolayı meydana gelen baş ağrıları; üzüntü, keder, sıkıntı, açlık, sıtma gibi psikolojik arazlardan dolayı meydana gelen baş ağrıları; başa isabet eden bir darbe, beyin zaı'ının iç tarafındaki şişkinlik, başa baskı yapacak türden ağır bir şeyi taşımak, normalin dışında oldukça hararet veren bir şey giyinmek yahut rüzgara karşı durmak gibi başı üşüten ya da soğuk zamanlarda su içmek gibi başa etki eden sebepler dolayısıyla meydana gelen ağı"ılar. .. Özelolarak, şakika denilen yarım baş ağı"ısı (migren) ise o genelde sadece başın damarlarında görülür ve özellikle başın en zayif yerinde ortaya çıkar. Bunun tedavisi de başı sıkıp bağlamaktır. Ahmed, Bureyde yoluyla gelen şu hadisi zikretmektedir: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'İ bazen bir yarım baş ağrısı alırdı ve bu yarım baş ağrısı, bir iki gün kalır ve gitmezdi." Hadisten Çıkan Sonuçlar Hadisten, ihramlı bir kimsenin hacamat yaptırmasının caiz olduğu ve vücudundan kan çıkartmasının ihramını bozmadığı anlaşılmaktadır. Buna dair açıklamalar daha önce Hac bahsinde (1836.hadiste) geçmiş bulunmaktadır. Bundan anlaşıldığına göre; ihramlı bir kimse bir mazereti sebebiyle başının ortasında hacamat yaptıracak olursa, mutlak olarak caizdir. Eğer saçlarını keserse fidye vermesi gerekir. Şayet mazereti olmadığı halde hacamat yaptırıp saçlarını da keserse haramdır. Doğrusunu en iyi bilen Allah/tır
ہم سے اسماعیل بن ابان نے بیان کیا، انہوں نے کہا ہم سے عبدالرحمٰن بن غسیل نے بیان کیا، انہوں نے کہا کہ مجھ سے عاصم بن عمر نے بیان کیا، ان سے جابر بن عبداللہ رضی اللہ عنہما نے بیان کیا کہ میں نے نبی کریم صلی اللہ علیہ وسلم سے سنا، آپ صلی اللہ علیہ وسلم نے فرمایا کہ اگر تمہاری دوائیوں میں کوئی بھلائی ہے تو شہد کے شربت میں ہے اور پچھنا لگوانے میں ہے اور آگ سے داغنے میں ہے لیکن میں آگ سے داغ کر علاج کو پسند نہیں کرتا۔
জাবির ইবনু ‘আবদুল্লাহ (রাঃ) হতে বর্ণিত। তিনি বলেন, আমি নবী সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম-কে বলতে শুনেছিঃ যদি তোমাদের ঔষধগুলোর কোনটিতে কল্যাণই থাকে, তাহলে তা আছে মধুপানে কিংবা শিঙ্গা লাগানোতে কিংবা আগুন দিয়ে দাগ লাগানোতে। তবে আমি দাগ দেয়া পছন্দ করি না। [৫৬৮৩] (আধুনিক প্রকাশনী- ৫২৮৮, ইসলামিক ফাউন্ডেশন)
நபி (ஸல்) அவர்கள் கூறி னார்கள்: உங்கள் மருந்துகளில் ஏதேனும் ஒன்றில் நன்மையேதும் இருக்குமானால் தேன் அருந்துவது, அல்லது குருதி உறிஞ்சும் கருவியால் (உடம்பில்) கீறுவது, அல்லது நெருப்பால் சூடிட்டுக்கொள்வதில்தான் அது இருக்கும். (ஆயினும்,) நான் சூடிட்டுக்கொள்வதை விரும்பவில்லை. இதை ஜாபிர் (ரலி) அவர்கள் அறிவிக் கிறார்கள்.24 அத்தியாயம் :