قَالَ عُمَرُ : أُبَيٌّ أَقْرَؤُنَا ، وَإِنَّا لَنَدَعُ مِنْ لَحَنِ أُبَيٍّ ، وَأُبَيٌّ يَقُولُ : " أَخَذْتُهُ مِنْ فِي رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَلاَ أَتْرُكُهُ لِشَيْءٍ " ، قَالَ اللَّهُ تَعَالَى : {{ مَا نَنْسَخْ مِنْ آيَةٍ أَوْ نُنْسِهَا نَأْتِ بِخَيْرٍ مِنْهَا أَوْ مِثْلِهَا }}
حَدَّثَنَا صَدَقَةُ بْنُ الفَضْلِ ، أَخْبَرَنَا يَحْيَى ، عَنْ سُفْيَانَ ، عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِي ثَابِتٍ ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ ، قَالَ : قَالَ عُمَرُ : أُبَيٌّ أَقْرَؤُنَا ، وَإِنَّا لَنَدَعُ مِنْ لَحَنِ أُبَيٍّ ، وَأُبَيٌّ يَقُولُ : أَخَذْتُهُ مِنْ فِي رَسُولِ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ فَلاَ أَتْرُكُهُ لِشَيْءٍ ، قَالَ اللَّهُ تَعَالَى : {{ مَا نَنْسَخْ مِنْ آيَةٍ أَوْ نُنْسِهَا نَأْتِ بِخَيْرٍ مِنْهَا أَوْ مِثْلِهَا }}
حَدَّثَنَا صَدَقَةُ بْنُ الْفَضْلِ، أَخْبَرَنَا يَحْيَى، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِي ثَابِتٍ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ قَالَ عُمَرُ أُبَىٌّ أَقْرَؤُنَا وَإِنَّا لَنَدَعُ مِنْ لَحَنِ أُبَىٍّ، وَأُبَىٌّ يَقُولُ أَخَذْتُهُ مِنْ فِي رَسُولِ اللَّهِ ﷺ فَلاَ أَتْرُكُهُ لِشَىْءٍ قَالَ اللَّهُ تَعَالَى {مَا نَنْسَخْ مِنْ آيَةٍ أَوْ نَنْسَأْهَا نَأْتِ بِخَيْرٍ مِنْهَا أَوْ مِثْلِهَا}
Narrated Ibn `Abbas:`Umar said, Ubai was the best of us in the recitation (of the Qur'an) yet we leave some of what he recites.' Ubai says, 'PI have taken it from the mouth of Allah's Messenger (ﷺ) and will not leave for anything whatever." But Allah said "None of Our Revelations do We abrogate or cause to be forgotten but We substitute something better or similar
Telah menceritakan kepada kami [Shadaqah bin Al Fadll] Telah mengabarkan kepada kami [Yahya] dari [Sufyan] dari [Habib bin Abu Tsabit] dari [Sa'id bin Jubair] dari [Ibnu Abbas] ia berkata, [Umar] berkata, "Orang yang paling baik bacaannya di antara kita adalah Ubbay, dan kita akan meninggalkan Qira`ah Ubay." Maka [Ubay] pun berkata, "Aku telah mengambilnya langsung dari bibir Rasulullah shallallahu 'alaihi wasallam, karena itu aku tidak akan meninggalkannya lantaran karena suatu masalah. Allah Ta'ala berfirman: 'MAA NANSAKH MIN `AAYATIN AW NUNSIKHA NA`TI BIKHAIR MINHAA AW MITSLIHAA (Tidaklah kami menghapus suatu ayat pun, atau ayat itu dihapus, kecuali kami akan menggantinya dengan yang lebih baik darinya atau semisalnya). (QS. Albaqarah)
İbn Abbas'tan şöyle nakledilmiştir: "Hz. Ömer şöyle dedi: Ubey içimizde en iyi Kur'an okuyandır. Ancak onun lahnini bir kenara bırakırız. Buna karşın Ubey şöyle demiştir: Ömer'in Lahn dediklerini ben Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den öğrendim. Hiçbir şey için bunları bırakmam. Hz. Ömer de şöyle demiştir: Allah Teala buyurdu ki; Biz, bir ayetin hükümünü yürürlükten kaldırır veya onu unutturursak mutlaka daha iyisini veya benzerini getiririz. "(Bakara 106) Fethu'l-Bari Açıklaması: Hadiste geçen lahndan maksat, tilaveti mensuh ayetlerin okunmasıdır "Nebi s.a.v.'in Ashabından Kari Olanlar" başlığı Kur'an ezberleme ve onun öğretme ile meşgul olmakla meşhur olan sahabilere tahsis edilmiştir. Kari' lafzı, selefin literatüründe Kur'an'ın manasına vakıf olan kimseler için de kullanılırdı. "Kur'an'ı şu dört kişiden öğrenin" hadisinde zikredilen dört kişiden ikisi muhacirlerden, diğer ikisi ise ensardandır. Bu konudaki hadislerin ilkinde Abdullah İbn Amr'ın yanında İbn Mes'ud'dan bahsedilmiştir. O da onun hakkında "Onu hala seviyorum. Çünkü Nebi s.a.v.'in Kur'an'z şu dört kişiden öğrenin buyurduğunu işittim" demiş ve ilk olarak da İbn Mes'ud'u zikretmiştir. Bu hadisten Kur'an'ı güzelokuyana sevgi beslemenin iyi olduğu sonucu çıkar. Kurtubi şöyle demiştir: "Bu hadiste Hanefiler gibi şarap kokusunun had ce. zasını gerektirdiğini kabul etmeyenıere karşı bir delil söz konusudur. İmam Malik ve öğrencileri ile Hicaz Ehline göre, kendisinden şarap kokusu gelen kimseye had cezası uygulanır. Bu konu meşhur tartışmalı konulardan biridir. Bunu kabul etmeyenler şöyle der: Muhtemelen hadisteki adam şarap içtiğini kabul etmiştir. Bu durumda bu hadis delilolmaktan çıkar. Mufavvak "Muğni'de sadece şarap kokusu yüzünden had cezasının gerekli olup olmadığı konusundaki ihtilafı zikrettikten sonra, sadece şarap kokusuna dayanarak haddin uygulanamayacağı görüşünü tercih etmiştir. Bununla birlikte kişinin sarhoş olması, kusması gibi başka bir delilin bulunması gerektiğini belirtmiştir. Fısk ile tanınan bir grubun olması, yanlarında şarabın bulunması, içlerinden birinden şarap kokusunun gelmesi gibi hususlar da delil olarak kabul edilmiştir. İbnu'l-Münzir selef alimlerinin birinden şu görüşü nakletmiştir: Şarap kokusu yüzünden had cezasına çarptırılması gereken kimse, şarap müptelası olan kimsedir. "Enes İbn Malik'e Hz. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem döneminde kimlerin hafız olduğunu sordum. O da şöyle cevap verdi: Dört kişi Kur'an'ı ezberlemişti. Hepsi de ensardandı." Taberi'nin Said İbn Ebi Arı1be kanalıyla Katade'den naklettiği rivayette bu hadisin baş kısmı şu şekildedir: "Evs ve Hazreç kabileleri birbirlerine karşı övünmeye başladı. Evsliler 'bizde dört kişi var ki, onlar için arş titrer' dedi. Bunlar Sa'd İbn Muaz, şahitliği iki kişinin yerine geçen Huzeyme İbn Sabit, cenazesini meleklerin yıkadığı Hanıala İbn Ebi Amir ve bal arılarının kendisini ayının saldırısından koruduğu kişi olan Asım İbn Sabit'tir. Buna karşın Hazreçliler, bizde dört kişi var ki, bunlar Kur'an'ı ezberlemiştir. Onların dışında da Kur'an'ı ezberlyen yoktur deyip bu dört kişinin ismini sıralamışlardır. Maziri şöyle demiştir: "Enes'in 'Hz. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem vefat ettiği zaman Kur'an'ı dört kişiden başkası ezberlememişti' sözünden vakıanın bu şekilde olduğu sonucu çıkmaz. Çünkü o, bu dört kişi dışında Kur'an'ı ezberleyen birini bilmiyordu. Yoksa haflZ sahabilerin sayısının çok olduğunu ve çeşitli şehirlere dağıldığını düşünecek olursak onun bu kadar kuşatıcı bir araştırma yapması ' imkansızdır. Onun bu sonuca ulaşması bütün sahabilerin teker teker kendisine gelip Hz. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem döneminde Kur'an'ı ezberlemediğini bildirmesiyle mümkün olur. Bunun da gerçekleşmesi son derece zordur." Kurtubi, daha önce bahsi geçtiği üzere, Yemame savaşında öldürülen yetmiş kurra ile henüz Allah Resulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem hayatta iken Bi'ru Maune faciasında katledilen bir kadar daha kurrayı delil olarak bu gösterip hafızların sayısının dörtten fazla olduğunu savunmuştur. Bu konuda şunu söylemiştir: "Enes haflZlar arasında sadece bu dördünü, onları diğerlerinden çok sevdiği için zikretmiştir. Ya da aklında haflZ olarak sadece onlar vardı
ہم سے صدقہ بن فضل نے بیان کیا، کہا ہم کو یحییٰ بن سعید قطان نے خبر دی، انہیں سفیان ثوری نے، انہیں حبیب بن ابی ثابت نے، انہیں سعید بن جبیر نے اور ان سے ابن عباس رضی اللہ عنہما نے بیان کیا کہ عمر رضی اللہ عنہ نے کہا، ابی بن کعب ہم میں سب سے اچھے قاری ہیں لیکن ابی جہاں غلطی کرتے ہیں اس کو ہم چھوڑ دیتے ہیں ( وہ بعض منسوخ التلاوۃ آیتوں کو بھی پڑھتے ہیں ) اور کہتے ہیں کہ میں نے تو اس آیت کو نبی کریم صلی اللہ علیہ وسلم کے منہ مبارک سے سنا ہے، میں کسی کے کہنے سے اسے چھوڑنے والا نہیں اور اللہ نے خود فرمایا ہے «ما ننسخ من آية أو ننسأها نأت بخير منها أو مثلها» کہ ”ہم جب کسی آیت کو منسوخ کر دیتے ہیں پھر یا تو اسے بھلا دیتے ہیں یا اس سے بہتر لاتے ہیں۔“
ইবনু ‘আব্বাস (রাঃ) হতে বর্ণিত। তিনি বলেন, ‘উমার (রাঃ) বলেছেন, ‘আলী (রাঃ) আমাদের মধ্যে সর্বোত্তম বিচারক এবং উবাই (রাঃ) আমাদের মধ্যে সর্বোত্তম কারী। এতদ্সত্ত্বেও তিনি যা তিলাওয়াত করেছেন, আমরা তার কিছু অংশ বাদ দিই, অথচ তিনি বলছেন, আমি তা আল্লাহর রাসূলের যবান থেকে শুনেছি, কোন কিছুর বিনিময়ে আমি তা ত্যাগ করব না। আল্লাহ্ বলেছেন, ‘‘আমি কোন আয়াত রহিত করলে কিংবা ভুলিয়ে দিলে তা হতে উত্তম কিংবা তার মত কোন আয়াত এনে দিই।’’ ৪৪৮১] (আধুনিক প্রকাশনীঃ ৪৬৩৪, ইসলামিক ফাউন্ডেশনঃ)
உமர் (ரலி) அவர்கள் கூறியதாவது: எங்களில் (குர்ஆனை) நன்கு ஓதத் தெரிந்தவர் உபை பின் கஅப் (ரலி) ஆவார். நாங்கள் உபை (ரலி) அவர்களின் சொற்களில் சிலவற்றை விட்டுவிடுவோம். ஏனெனில் அவர்கள், ‘‘அல்லாஹ்வின் தூதர் (ஸல்) அவர்களிடமிருந்து நான் செவிமடுத்த எதையும் கைவிடமாட்டேன்” என்று சொல்வார். ஆனால், அல்லாஹ்வோ, ‘‘எந்த ஒரு வசனத்தையாவது நாம் மாற்றிவிட்டால், அல்லது அகற்றிவிட்டால் (அதற்குப் பதிலாக) அதனினும் சிறந்த, அல்லது அது போன்ற வேறு வசனத்தை நாம் கொண்டுவருகிறோம்” என்று கூறியுள்ளான். இதை இப்னு அப்பாஸ் (ரலி) அவர்கள் அறிவிக்கிறார்கள்.30 அத்தியாயம் :