عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنَّهُ " رَخَّصَ لِلْمُسَافِرِ إِذَا تَوَضَّأَ وَلَبِسَ خُفَّيْهِ ، ثُمَّ أَحْدَثَ وُضُوءًا ، أَنْ يَمْسَحَ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ وَلَيَالِيَهُنَّ ، وَلِلْمُقِيمِ يَوْمًا وَلَيْلَةً "
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ وَبِشْرُ بْنُ هِلَالٍ الصَّوَّافُ ، قَالَا : حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ ، قَالَ : حَدَّثَنَا الْمُهَاجِرُ أَبُو مَخْلَدٍ ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِي بَكْرَةَ عَنْ أَبِيهِ ، عَنِ النَّبِيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ أَنَّهُ رَخَّصَ لِلْمُسَافِرِ إِذَا تَوَضَّأَ وَلَبِسَ خُفَّيْهِ ، ثُمَّ أَحْدَثَ وُضُوءًا ، أَنْ يَمْسَحَ ثَلَاثَةَ أَيَّامٍ وَلَيَالِيَهُنَّ ، وَلِلْمُقِيمِ يَوْمًا وَلَيْلَةً
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، وَبِشْرُ بْنُ هِلاَلٍ الصَّوَّافُ، قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ، قَالَ حَدَّثَنَا الْمُهَاجِرُ أَبُو مَخْلَدٍ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِي بَكْرَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنِ النَّبِيِّ ـ ﷺ ـ أَنَّهُ رَخَّصَ لِلْمُسَافِرِ إِذَا تَوَضَّأَ وَلَبِسَ خُفَّيْهِ ثُمَّ أَحْدَثَ وُضُوءًا أَنْ يَمْسَحَ ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ وَلَيَالِيَهُنَّ وَلِلْمُقِيمِ يَوْمًا وَلَيْلَةً " .
It was narrated from 'Abdur-Rahman bin Abu Bakrah, from his father, that:The Prophet granted a concession to travelers: "If a traveler performed ablution and put on leather socks, then he performed a fresh ablution, he could wipe over the leather socks for three days and nights; the resident could do so for one day and one night
Telah menceritakan kepada kami [Muhammad bin Basysyar] dan [Bisyr bin Hilal Ash Shawwaf] keduanya berkata; telah menceritakan kepada kami [Abdul Wahhab bin Abdul Majid] ia berkata; telah menceritakan kepada kami [Al Muhajir Abu Makhlad] dari [Abdurrahman bin Abu Bakrah] dari [Bapaknya] dari Nabi shallallahu 'alaihi wasallam; bahwa beliau memberi keringanan bagi seorang musafir yang mengenakan khuf, apabila ia batal dan ingin berwudlu, hendaknya ia mengusap selama tiga hari tiga malam, dan bagi orang yang muqim satu hari satu malam
Ebu Bekre (r.a.)'den rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Misafir abdest alıp, mestlerini giydikten sonra abdest bozduğu zaman geceleriyle beraber üç gün üç gece ve mukimin bir gün bir gece meshetmesini Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve sellem) ruhsat olarak caiz kılmıştır. AÇIKLAMA : Tirmizi'nin şerhi Tuhfe'de belirtildiğine göre, Ebu Bekre'nin hadisini İbn-i Huzeyme ve Darekutni de rivayet etmişler, Hattabi de isnadının sahih olduğunu söylemiştir. El-Münteka'dan naklen verilen bilgiye göre buralardaki hadis metni mealen şöyledir: ''Misafirin, geceleriyle beraber üçgün, mukimin'de bir gün bir gece mestleri üzerine meshetmelerine, mestlerini abdest aldıktan sonra giymişlerse ruhsat verilmiştir.'' Bu rivayete göre abdest aldıktan sonra, mestlerini giymiş olma şartı misafirde arandığı gibi mukimde de aranıyor. Bu hususta alimlerin ittifakı vardır. Yani bu şart bakımından misafir ile mukim arasında bir fark yoktur. Kitabımızdaki rivayette, misafirin abdest alıp mestlerini giymiş olma şartı, mukim için zikredilmemiş ise de melhuzdur. MESH SÜRESİ HUSÜSUNDAKİ ALİMLERİN GÔRÜŞÜ : Bu babta geçen hadisler bu sürenin mukim için bir gün bir gsce, misafir için de üç gün üç gece oldugupu ispat eder. Menhel yazarı ''Mesih süresi'' babında alimlerin görüşünü şöyle anlatır. Sahabilerin, Tabiilerin ve onlardan sonra gelen fıkıhçıların alimlerinden meydana gelen cumhura göre mesh süresi mukim için bir gün bir gece, misafir için de üç gün üç gecedir. Ebu Hanife, Şafii, Ahmed bin Hanbel, Sevri, Hasan bin Salih ve İshak bin Rahuye'nin, mezhebi budur. Hattabi: Meshin muayyen bir süreyle sınırlı oluşu tüm fıkıhçıların sözüdür demiştir. İbn-i Abdi'l-Berr de: 'Tabiilerin çoğu ve fıkıhçılar bu görüş üzerinde müttefiktirler. Bence de ihtiyatlı olanı budur. Çünkü meshetmenin caizliği tevatürle sabittir. Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat bu konuda müttefiktirler. Gönül, onların ittifakında yatışmıştır. Alimlerin çoğu.: Mukimin bir gün bir geceye ait beş vakit namazdan misafirin de üç gün üç geceye ait onbeş vakit namazdan fazlası için meshetmesi caiz değildir, dediklerine göre ilim adamına, uyması vacip olan şey, namazını kesin bilgi ile kılmasıdır. Bütün alimler ittifak etmedikçe kesin bilgiye göre ayakları yıkamak gerekir. Meshe ittifak ettikleri takdirde meshetmek de sağlam ve kesin bilgiye dayalı olur. Alimler. üç günden fazla süre için misafirin meshedebileceğine ve bir gün bir geceden fazla mukimin meshetmesinin caiz olduğuna icma' etmemişlerdir. Bu nedenle en sağlam iş bu süreyi aşmamaldır, demiştir.'' Cumhürun gösterdikleri delilIer çoktur. Huzeyme bin Sabit'in (553 - 554 nolu) hadisi. Şüreyh bin Hani'in (552 nolu) hadisi, Safvan bin Assal'ın hadisi bu cümledendir. şureyh bin Hani'in hadisini Ahmed, Nesai ve ibn-i Mace rivayet etmişlerdir. Safvan bin Assal'ın hadisini Ahmed ve İbn-i Huzeyme rivayet etmişlerdir. Huzeyme bin Sabit'in hadisini de, El-Hafız'ın Telhis'te beyan ettiği gibi Şafii, Ahmed, Nesai' Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Maceh, İbn-i Huzeyme, İbn-i Hibbanı, Darekutni ve Beyhaki rivayet etmişlerdir, Tirmizi bu hadisin hasen-sahih olduğunu, Buhari de hasen olduğunu söylemiştir. Mestler üzerine meshetmek için süre tahdidi olmayıp hazer ve seferde kişi, dilediği sürece mestler üzerine meshedebilir, diyenler de olmuştur. Şa'bi, Ebu Seleme bin Abdurrahman, El-Leys, Rabia ve meşhur rivayete göre Malik bunlardandır. Bunların delili, Ebu Davud'un Huzeyme bin Sabit'e ait bir rivayetindeki; ''Eğer biz mesh süresinin arttırılmasını Peygamber (s.a.v.)'den isteseydik süreyi bize arttıracaktı.'' parçasıdır. Ve (557 - 558 nolu hadis gibi) buna benzeyen bazı hadislerdir. . İbn-i Seyyidi'n-Nas, Tirmizi'nin şerhinde: «Eğer bu fıkra sabit olmuş olsaydı bile meshin süresiz olduğunu söyleyenler için delil olmazdı. Çünkü bu ifade açıktır ki, onlar sürenin arttırılmasını istememişler ve arttırılmamıştır.'' Bu grup alimlerin gösterdikleri hadislerin hepsi zayıftır. (EI-Menhel yazarı, bu hadisleri ve zayıf oluşlarının nedenlerini bir bir anlatır, Çok uzun olduğu için buraya almaktan vazgeçtim) Menhel yazarı daha sonra şöyle der: Eğer meshin süresiz yapılabileceğine delil gösterilen hadisler sahih olsaydı, şöyle yorum yapılacaktı: ''Mukimin günü ve misafirin üç günü dolunca mestlerini çıkarıp, ayaklarını yıkamaları kaydıyla kişi, yıllarca mesh işine devam edebilir. Yukarıda verilen bilgiyi edindikten sonra en sağlamı ve ihtiyatlısı. mesh süresinin sınırlı olduğuna dair hadislerle amel etmektir. Tanınan süre, 556 nolu hadiste işaret edildiği gibi mestler giyildikten sonra abdest bozulduğu zamandan itibaren başlar. Mestleri giyme zamanından veya mestler üzerine meshetme zamanından başlamış olmaz
ابوبکرہ رضی اللہ عنہ کہتے ہیں کہ نبی اکرم صلی اللہ علیہ وسلم نے مسافر کو رخصت دی کہ جب وہ باوضو ہو کر اپنے موزے پہنے، پھر اس کا وضو ٹوٹ جائے اور نیا وضو کرے، تو وہ اپنے موزوں پر تین دن اور تین رات تک مسح کرے، اور مقیم ایک دن، اور ایک رات تک۔
। আবূ বাকারহ (রাঃ) থেকে বর্ণিত। উযূ (ওজু/অজু/অযু) করে মোজা পরিধানের পর উযূ ভঙ্গ হওয়ার ক্ষেত্রে নবী সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম মুসাফিরের জন্য একাধারে তিন দিন ও তিন রাত এবং মুকীমের জন্য এক দিন ও এক রাত মোজার উপর মাসহ(মাসেহ) করার অনুমতি দিয়েছেন।