عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ : " اتَّقُوا اللَّعَّانَيْنِ " قَالُوا : وَمَا اللَّعَّانَانِ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ : " الَّذِي يَتَخَلَّى فِي طَرِيقِ النَّاسِ ، أَوْ فِي ظِلِّهِمْ "
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ ، وَقُتَيْبَةُ ، وَابْنُ حُجْرٍ ، جَمِيعًا عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ جَعْفَرٍ ، قَالَ : ابْنُ أَيُّوبَ ، حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ، أَخْبَرَنِي الْعَلَاءُ ، عَنْ أَبِيهِ ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ ، قَالَ : اتَّقُوا اللَّعَّانَيْنِ قَالُوا : وَمَا اللَّعَّانَانِ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ : الَّذِي يَتَخَلَّى فِي طَرِيقِ النَّاسِ ، أَوْ فِي ظِلِّهِمْ
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ، وَقُتَيْبَةُ، وَابْنُ، حُجْرٍ جَمِيعًا عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ جَعْفَرٍ، - قَالَ ابْنُ أَيُّوبَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ، - أَخْبَرَنِي الْعَلاَءُ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ﷺ قَالَ " اتَّقُوا اللَّعَّانَيْنِ " . قَالُوا وَمَا اللَّعَّانَانِ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ " الَّذِي يَتَخَلَّى فِي طَرِيقِ النَّاسِ أَوْ فِي ظِلِّهِمْ " .
Abu Huraira reported:The Messenger of Allah (ﷺ) said: Be on your guard against two things which provoke cursing. They (the companions present there) said: Messenger of Allah, what are those things which provoke cursing? He said: Easing on the thoroughfares or under the shades (where they take shelter and rest)
Telah menceritakan kepada kami [Yahya bin Ayyub] dan [Qutaibah] serta [Ibnu Hujr] semuanya dari [Ismail bin Ja'far], [Ibnu Ayyub] berkata, telah menceritakan kepada kami [Ismail] telah mengabarkan kepadaku [al-Ala'] dari [bapaknya] dari [Abu Hurairah] bahwa Rasulullah shallallahu 'alaihi wasallam bersabda: "Jauhilah kalian dari La'anaini." Para sahabat bertanya, "Wahai Rasulullah, siapa La'anini itu?" Beliau menjawab: "Orang yang buang hajat di jalan manusia atau di tempat berteduhnya mereka
Bize Yahya b. Eyyub ile Kuteybe ve İbni Hucur toptan İsmail b. Ca'fer'den rivayet ettiler. İbni Eyyüb dediki bize İsmail rivayet etti. (Dediki) : Bana Ala, babasından,o da Ebu Hureyre'den naklen haber verdi ki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Lanet et(tir)en iki şeyden sakının" buyurdu. Ashab: Ey Allah'ın Resulü, lanet et(tir)en iki şey nedir, dedi. Allah Resulü: "İnsanların yollarında yahut gölgelendikleri yerlerde abdest bozan kişi (nin işi)dir" buyurdu. Diğer tahric: Ebu Davud, 25; Tuhfetu'l-fşraf, 13978 DAVUDOĞLU AÇIKLAMA: Hattabî'nin şu izahına göre hadisin manası «failleri mel'un olan iki şeyden kaçının» demek olur. Ancak Hattabî'nin îzahı Ebu Davut'un rivayetine göredir. Müslim'in buradaki rivayetine göre ma'na şudur: «iki lanet sahibinin fi'Iinden kaçının çünkü bunlar adete nazaran insanların lanet ettikleri kimselerdir.» Biri ammenin yolu üzerine diğeri de ağaçlarının gölgesine kaza-i haoet eder.» Buradaki gölgeden murad alelitlak her ağacın gölgesi değil, altında oturmak için tahsis edilen ağaçların gölgesidir. Zira Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kaza-i hacet için bir hurma kümesinin altına oturmuştur. Şüphesizki; onunda gölgesi vardı. Her ağacın altında kaza-i hacet haram olsa Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu yapmazdı. İnsanların geçtiği yollarla gölgelik için tahsis ettikleri ağaçların altına kaza-i hacet etmenin yasak olması tabiî ki pisliğin bulaşması ve kokmasındandır. NEVEVİ ŞERHİ: "Lanet et(tir)en iki şeyden sakının ... "Buradaki "lanet et(tir)en iki şey" lafzı Müslim'in sahihinde bu şekilde yer almaktadır ama Ebu Davud'un rivayetinde "lanet eden (okuyan) iki şeyden sakının" anlamında "ittekullaineyn" şeklindedir. Her iki rivayet de doğrudur. İmam Ebu Süleyman el-Hattabi der ki: Lanet eden iki şeyden maksat lanet okunmasını celb eden, insanları buna iten ve bu şekilde lanet okuyarak beddua etmelerine sebep olan iki husus demektir. Çünkü bu işi yapan kimseye ağır sözler söylenir, ona lanet okunur. Yani insanların adeti böyle birisine lanet okumaktır. Bu işe sebep olduğundan ötürü lanet bu iki işin kendisine izafe edilmiştir. Yine onun dediğine göre "lanet eden" lanet yerleri anlamındaki "mel'un" ve "melain" anlamında da kullanılabilir. Derim ki: Buna göre ifadenin takdiri şöyle olur: Yapanlarının lanetlendiği iki husustan sakınınız. Bu açıklama Ebu Davud'un rivayetine göredir. Müslim'iri rivayetinin anlamı ise -Allah en iyi bilendir- şudur: Sizler lanet eden iki kişinin yani lanetçi iki kişinin fiilinden sakının. (3/161) Bunlar ise adeten insanların kendilerine lanet ettiği kimselerdir. Allah en iyi bilendir. Hattabi ve başka ilim adamları şöyle demektedir: Burada gölgeden maksat insanların öğle sıcağında dinlendikleri ve develerini çöktürüp, konaklayıp, oturdukları yer demektir. Yoksa her gölgenin altında oturmak haram değildir çünkü Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihtiyacını karşılamak maksadıyla pek çok hurma ağacının altında oturmuştur. Bunun gölgesinin olduğunda da şüphe yoktur. Allah en iyi bilendir. "İnsanların yollarında abdest bozan kimse" ifadesi, insanların gidip geldikleri yerlerde abdest bozmanın yasak kılındığı gölgeliklerde ve yollarda abdest bozan kimse demektir, çünkü bu gibi yerlerde abdest bozmak orada geçenlere necasetin bulaşmasına sebep olmak, kötü kokusu ve tiksinti verici niteliği dolayısıyla Müslümanları rahatsız edicidir. Allah en iyi bilendir
حضرت ابوہریرہ رضی اللہ عنہ سے روایت ہے کہ رسول اللہﷺ نے فرمایا : ’’تم دو سخت لعنت والے کاموں سے بچو ۔ ‘ ‘ صحابہ کرام نے عرض کی : اے اللہ کے رسول !سخت لعنت والے وہ دو کام کون سے ہیں؟ آپ نے فرمایا : ’’جو انسان لوگوں کی گزرگاہ میں یا ان کی سایہ دار جگہ میں ( جہاں وہ آرام کرتے ہیں ) قضائے حاجت کرتا ہے ( لوگ ان دونوں کاموں پر اس کو سخت برا بھلا کہتے ہیں ۔ ) ‘ ‘
ইয়াহইয়া ইবনু আইয়ুব, কুতাইবাহ ও ইবনু হুজুর (রহঃ) ..... আবূ হুরাইরাহ (রাযিঃ) হতে বর্ণিত। রাসূলুল্লাহ সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম বলেন, তোমরা লা'নাতকারীর দুটি কাজ থেকে দূরে থাকো। সাহাবায়ে কিরাম জিজ্ঞেস করলেন, লানাতের সে কাজ দুটি কি, ইয়া রাসূলাল্লাহ! তিনি বললেন, মানুষের (যাতায়াতের) চলাফেরার রাস্তায় অথবা তাদের (বিশ্রাম নেয়ার) ছায়ায় প্রস্রাব পায়খানা করা। (ইসলামিক ফাউন্ডেশনঃ ৫০৯, ইসলামিক সেন্টারঃ)