• 2101
  • عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ ، قَالَ : " كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يُصَلِّي بِنَا الظُّهْرَ ، فَنَسْمَعُ مِنْهُ الْآيَةَ بَعْدَ الْآيَاتِ ، مِنْ سُورَةِ لُقْمَانَ ، وَالذَّارِيَاتِ "

    حَدَّثَنَا عُقْبَةُ بْنُ مُكْرَمٍ قَالَ : حَدَّثَنَا سَلْمُ بْنُ قُتَيْبَةَ ، عَنْ هَاشِمِ بْنِ الْبَرِيدِ ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ ، عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ ، قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّمَ يُصَلِّي بِنَا الظُّهْرَ ، فَنَسْمَعُ مِنْهُ الْآيَةَ بَعْدَ الْآيَاتِ ، مِنْ سُورَةِ لُقْمَانَ ، وَالذَّارِيَاتِ

    لا توجد بيانات
    يُصَلِّي بِنَا الظُّهْرَ ، فَنَسْمَعُ مِنْهُ الْآيَةَ بَعْدَ الْآيَاتِ ، مِنْ
    لا توجد بيانات

    حَدَّثَنَا عُقْبَةُ بْنُ مُكْرَمٍ، حَدَّثَنَا سَلْمُ بْنُ قُتَيْبَةَ، عَنْ هَاشِمِ بْنِ الْبَرِيدِ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ، عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ، قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ ـ ﷺ ـ يُصَلِّي بِنَا الظُّهْرَ فَنَسْمَعُ مِنْهُ الآيَةَ بَعْدَ الآيَاتِ مِنْ سُورَةِ لُقْمَانَ وَالذَّارِيَاتِ ‏.‏

    It was narrated that Bara’ bin ‘Azib said:“The Messenger of Allah (ﷺ) used to lead us for the Zuhr, and we would hear him reciting a Verse after the Verses from Surat Luqman (31) and Adh-Dhariyat (51).”

    Telah menceritakan kepada kami [Uqbah bin Mukram] berkata, telah menceritakan kepada kami [Salm bin Qutaibah] dari [Hasyim bin Al Barid] dari [Abu Ishaq] dari [Al Barra` bin Azib] ia berkata, "Rasulullah shallallahu 'alaihi wasallam shalat zhuhur bersama kami, lalu kami mendengar beliau membaca surat Luqman dan Adz Dzariyat ayat demi ayat

    Bera' bin A'zib (r.a.)'den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bize öğle namazını kıldırırdı. Okuduğu Lokman ve Zariyat suresinden olan ayetlerden bazısını Ondan işitirdik." Ayrıca Nesai’de bu hadis’i tahric etti. AÇIKLAMA : Ebu Katade'nin hadisini Buhari, Müslim, Ebu Davud ve Nesai de daha uzun metin halinde rivayet etmişlerdir. Buhari, Müslim ve Ebu Davud'daki metin, mealen şöyle başlar: 'Resulullah (s.a.v.) bize namaz kıldırırdı. Öğle ve ikindi namazlarının ilk iki rek'atlerinde Fatiha'yı ve birer sureyi okurdu. Bazen ayeti bize duyururdu...' Bu rivayetlerden anlaşılıyor ki, gizli olan öğle ve ikindi namazlarında Fatiha'dan veya Ondan sonra okunan sureden mesela bir ayeti açıktan okumak caizdir. İster bunu kasden yapsın, ister sehven yapsın farketmez. Ve bundan dolayı sehv secdesi gerekmez. Bazıları: Sehv secdesi gerekir demişlerse de bu hadis o kavli reddeder. Keza bazıları: Gizli namazlarda kıraatı gizli yapmak, namazın sıhhatının şartıdır. Yani gizli namazlarda okunan ayetlerden bir tanesini açıktan okumak namazı bozar, demişlerse de bu hadis o görüşü de reddeder. Nevevi: Nebi (s.a.v.), gizli namazlarda okuduğu ayetlerden birisini açıktan okumakla, bunun caiz olduğunu ve gizli okumanın namazın sıhhati için şart olmayıp, ancak sünnet olduğunu beyan etmek istemiştir, diye yorum yapılmıştır. Şöyle bir ihtimal da var. Nebi (s.a.v.) namaz kıldırırken tam huşu' ve huzura daldığı için, okuduğu ayetlerden birisi zaman zaman sesli olarak mübarek ağzından çıkmış olabilir, demiştir. Tıybi: Hadiste anlatılmak istenen mana şudur ki: Nebi (s.a.v.) Fatiha'nın ve ondan sonra okuduğu sure'nin bazı kelimelerini cemaata duyuracak şekilde sesli okurdu. Taki ne okuduğu bilinebilsin, demiştir. İbnü'l-Melik de Tıybi'nin sözüne şu sözü eklemiştir: Nebi (s.a.v.)'in ne okuduğu cemaat tarafından bilinsin. Ta ki müslümanlar da benzer namazlarda benzer sureler okusun. Sindi de bu hadisi açıklarken şöyle der: Gizli namazlarda kıraatin az bir kısmının sesli okunmasının zarar vermediği, bu hadiste anlaşılıyor. Bir namazda gizli ve açık kıraatı tatbik etmek maksadı güdülmemiştir. Nebi (s.a.v.)'in maksadı şu olabilir: Gizli namazlarda da kıraat vardır. Maksad bu ise, zaruret olmadıkça gizli namazlarda açıktan okumanın caizliği hadisten çıkarılamaz. Ancak bu yoruma şöyle itiraz edilebilir: Nebi (s.a.v.) gizli namazlarda kıraatin bir kısmını sesli yapmakla bu hükmü hissettirmesi zarureti yoktur. Bu sebeple en uygunu şöyle demektir : Gizli namazlarda kıraatin bir parçasını sesli yapmak caizdir. Bera' bin Azib (r.a.)'in hadisini Nesai de rivayet etmiştir. Onun hadisi de Nebi (s.a.v.)'in öğle namazında Fatiha'dan sonra buna sure eklediğine ve gizli namazda okunan ayetlerden bir tanesinin sesli okunmasının caizliğine delalet eder

    براء بن عازب رضی اللہ عنہ کہتے ہیں کہ رسول اللہ صلی اللہ علیہ وسلم ہمیں ظہر کی نماز پڑھاتے تو ہم سورۃ «لقمان» اور سورۃ «ذاريات» کی کئی آیتوں کے بعد کوئی آیت سن لیا کرتے تھے۔

    । আল-বারাআ ইবনু আযেব (রাঃ) থেকে বর্ণিত। তিনি বলেন, রাসূলুল্লাহ সাল্লাল্লাহু আলাইহি ওয়াসাল্লাম আমাদের নিয়ে যোহরের সালাত আদায় করতেন। আমরা সূরাহ লুকমান ও সূরাহ যারিয়াত থেকে তাঁর পঠিত আয়াতের পর আয়াত শুনতে পেতাম।